60f9597d4e3fe107ac7b7226.jpg
TÜİK haziran ayı dış ticaret verilerini açıkladı. Buna göre haziran ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 46.9 artarak 19 milyar 775 milyon dolar, ithalat yüzde 38.7 artarak 22 milyar 628 milyon dolara çıktı.

Geçen yılın haziran ayında 2 milyar 358 milyon dolar olan dış ticaret açığı 2 milyar 353 milyon dolara geriledi.

 

 

İhracat 2021 yılı Ocak-Haziran döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 29.8’lik artışla 104 milyar 945 milyon dolara, ithalat ise yüzde 27.4’lük yükselişle 126 milyar 111 milyon dolar oldu.

6 aylık dış ticaret açığı yüzde 11.4’lük düşüşle 21 milyar 166 milyon dolara geriledi.

Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret fazlası haziran ayında 270 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Haziranda ihracatta imalat sanayinin payı yüzde 94.8, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı yüzde 3, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı yüzde 1.6 oldu.


3091456_a6d57502e73716600d7024aa8ca06c19.jpg

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, mayıs ayı ihracatının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 65,5 artışla 16,5 milyar dolara yükseldiğini belirterek, “Bu değerle tüm yılların en yüksek ikinci mayıs ayı ihracat değerine ulaşmış bulunuyoruz.” dedi.

Bakan Muş, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ile Bakanlık Konferans Salonu’nda düzenlediği basın toplantısında mayıs ayı dış ticaret rakamlarını açıkladı.

Bu yılın ilk 4 ayında ihracatta görülen güçlü performansın mayıs ayında da devam ettiğini belirten Muş, “GTS verilerine göre mayıs ayı ihracatımız geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 65,5 artışla 16,5 milyar dolara yükselmiştir. Bu değerle tüm yılların en yüksek ikinci mayıs ayı ihracat değerine ulaşmış bulunuyoruz.” diye konuştu.

Muş, böylece ilk 5 ayda ihracatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 38,3’lük artışla 85,2 milyar dolar seviyesine taşındığına işaret ederek, “Yıllıklandırılmış ihracat değerimiz ise 193,3 milyar dolar ile bugüne kadar gerçekleşen en yüksek 12 aylık ihracattır.” ifadesini kullandı.

Bu yıl, normalleşme adımlarıyla, Orta Vadeli Program’da yer alan 2022 hedefi olan 198 milyar doları da aşarak ihracatı 200 milyar doların üzerine çıkarmayı hedeflediklerini dile getiren Muş, şöyle devam etti:

“İthalatımız ise mayıs ayında, geçen senenin aynı ayına göre yüzde 54 artarak 20,6 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bir diğer önemli gösterge olarak ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2021 Ocak-Mayıs döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 7,8 puan artışla yüzde 82,3’e yükselmiştir. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2021 Mayıs’ında geçen yılın aynı ayına göre 5,6 puan artışla yüzde 80’e yükseldi. İhracat tutarımız kadar, ihracata yönelen firma sayımızdaki artış da ihracatın tabana yayılması açısından bizleri sevindirmektedir. Beş aylık dönemde ihracat yapan firma sayısı yüzde 12,2 artışla 71 bin 618 olmuştur.”

Muş, geçen yılın aynı ayına göre mayıs ayında görülen İtalya’ya yüzde 110’luk, İspanya’ya yüzde 170’lik ve Polonya’ya yüzde 90’lık ihracat artışlarının dikkat çekici olduğunu belirterek, “Mayıs ayında Avrupa Birliği ülkelerine yapmış olduğumuz ihracat, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 71,1 artışla 6,8 milyar dolara ulaşırken, söz konusu ülkelere yapmış olduğumuz ihracat toplam ihracatımızın yüzde 41,3’ünü oluşturmuştur.” diye konuştu.

Öte yandan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla, ikili ticarette Türk lirasının payını artırmaya devam ettiklerini dile getiren Muş, “Mayıs ayında Türk lirasıyla ihracat işlemlerimizi gerçekleştirdiğimiz ülke sayısı 179 olurken, Türk lirası ile yapmış olduğumuz dış ticaretin toplamı 13,5 milyar lira düzeyini aşmıştır.” dedi.

“BU BÜYÜME GERÇEK OLAMAZ DİYE HEZEYANLARDA BULUNANLAR VAR”

Bakan Muş, aşılama sürecine bağlı olarak 2021 yılının, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkilerinin azalıp ekonomilerin tekrar rayına oturacağı bir yıl olmasının beklendiğini ifade ederek, bu yılın özellikle dış ticarete ilişkin öncü göstergeler bakımından küresel ekonomide bir toparlanmaya işaret ettiğini söyledi.

Göstergelerdeki olumlu gidişata rağmen özellikle belirli sektör ve bölgeler bakımından salgının küresel ekonomideki etkisinin bir süre daha devam edeceğini öngördüklerini anlatan Muş, dış ticaret stratejisini belirlerken küresel riskleri çok yakından takip ettiklerini vurguladı.

Türkiye’nin, salgının getirdiği tüm olumsuzluklara rağmen 2020 yılını büyüme ile kapatabilen ender ülkelerden olduğunu kaydeden Muş, şu değerlendirmede bulundu:

“Pazartesi günü açıklanan yüzde 7’lik ilk çeyrek büyüme verileri de ekonomimizin kazandığı ivmeyi açıkça göstermektedir. Net mal ve hizmet ihracatımız, bu büyümeye 1,1 puan katkı vermiştir. Bir diğer ifadeyle, büyümenin yüzde 15,7’sinin net ihracat kaynaklı olduğunu görmekteyiz. Bu durum, ülke ekonomimiz adına sevindirici bir gelişmedir. İhracatımız, büyümemizin önemli bir itici gücü olmuştur. Bu minvalde ekonomimizin gösterdiği güçlü performans memnuniyet vericidir. Ancak üzülerek ifade etmek isterim ki bu büyüme oranından memnuniyet duymak yerine rahatsızlık duyanlar var. ”

Muş, Türkiye’nin salgın koşullarında yüzde 7’lik büyümesini küçümseyenler, bu başarıyı değersiz göstermeye çalışanlar olduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“Hatta ‘Bu büyüme gerçek olamaz’ diye hezeyanlarda bulunanlar var. Türkiye’nin elde ettiği her başarıda üzülenlerin, birtakım siyasi saiklerle, akıl ve izan dışı değerlendirmelerini ibretle izliyoruz. Sanki dünyada ölümcül Kovid-19 virüsü yokmuş, sanki Türkiye bu pandemiyle mücadele etmiyormuş gibi değerlendirmeler yaparak Türkiye ekonomisine yönelik haksız birtakım ithamlarda bulunulmaktadır. Ülkede kaos çıksın diye kriz tellallığı yapanların, ülkeye yabancı yatırımcı gelmemesi için uluslararası basına çarşaf çarşaf beyanat verenlerin elbette niyetlerinin ne olduğunu gayet iyi biliyoruz. Onların ‘bu ülke’ diye bir derdi yok. Onların, iş, aş, ticaret, ihracat, yatırım, istihdam diye bir derdi yok. Biz girişimcimizi ve ihracatçımızı destekleyerek ülkemize yatırımcı çekmenin, Türkiye’yi büyütmenin mücadelesini verirken, birileri de ‘Battık, bittik, iflas ettik’ söylemleriyle Türkiye’yi kötülemekte ve bu mücadeleyi baltalamaktadır. Elbette bu ülkeye bir çivi bile çakmayanların, bu ülke için sorumluluk üstlenmeyenlerin bu tip sorumsuz tavırları hiçbir zaman karşılık bulmayacaktır. Milletimiz bu söylemlere itibar etmeyecektir. Ortada büyüme ile ilgili bir başarı varsa, bu Türkiye’nin topyekun başarısıdır. Bunu herkes içine sindirmelidir.”

Büyümenin kaynaklarına bakıldığında gerek tüketim gerek yatırım gerekse net ihracatın katkısının pozitif olduğuna dikkati çeken Muş, “Diğer taraftan, ilk çeyrekte yatırımlardaki yüzde 11,4’lük artışı çok önemsiyoruz. Bilhassa, makine ve teçhizat yatırımlarının bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 30,5 oranında artışı memnuniyet vericidir. Ekonomimizdeki yüzde 7’lik büyümenin 2,9 puanı yani büyümenin yüzde 41’i yatırım kaynaklıdır. Yatırımlardaki artış, ekonomimizin istihdam yaratma kapasitesi ve üretimin önümüzdeki dönemde artacağına dair çok önemli bir işarettir.” şeklinde konuştu.

Bakan Muş, ihracattaki ivmenin, gerek cari açığın kapanarak ekonominin temellerinin sağlamlaşması gerekse daha fazla üretim ve istihdama dönüşmesi açısından büyük önem arz ettiğini vurgulayarak, “Bizler, ihracat odaklı ekonomik büyüme modelimizin daha da sağlamlaşması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Hükümetimizin kararlı politikaları ve iş dünyamızın başarılı yatırımlarıyla 2021’de ekonomimizdeki yükselişe birlikte şahit olacağımıza inancımız tamdır.” dedi.

35869-1200x600.jpg

Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu (BTK) hattının önemli merkezlerinden olan Kars Lojistik Merkezi, önümüzdeki hafta içinde gümrükleme işlemlerine başlayacak.

AK Parti Kars Milletvekili, 65’inci Hükümet Dönemi Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, birinci etabı tamamlanan Kars Lojistik Merkezi’nde gümrükleme işleminin bir hafta içinde başlayacağını söyledi. 19 hat üzerinde, 400 bin metrekare alan üzerine kurulu ve 412 bin ton taşıma kapasitesine sahip Kars Lojistik Merkezi’nin birinci etap ve demir yolu bağlantısı, tamamlanıp faaliyete geçti. Yapımına 2017 yılında başlanan ve merkez geçici kabulünün ardından, 21 Mayıs 2021 tarihinden itibaren taşıma ve trafik işlemlerine açılan Kars Lojistik Merkezi’nde gümrükleme işlemlerine de hafta içinde başlıyor.

Kars Lojistik Merkezi’nin 21 Mayıs itibarıyla fiilen hizmete başladığını söyleyen Milletvekili Ahmet Arslan, gümrükleme işlemlerinin de bu hafta içerisinde burada yapılacağını söyledi. Kars Tren Gar’ında gümrükleme işlemi yapılmayacağını hatırlatan Arslan, “Dolayısıyla ister Orta Asya ve Gürcistan üzerinden Türkiye’ye gelen trenler, ister batıdan Türkiye üzerinden gelip Orta Asya’ya gidecek trenler olsun bütün bu trenlerin gümrükleme işlemleri Kars Lojistik Merkezi’nde yapılacak. Bu çok önemli bir şey. Yani Kars merkezinde Kars Tren Gar’ının da yükünü artırmadan, sıkıntıya sokmadan Kars Lojistik Merkezi’nde bu işlemin yapılacak olması çok önemli ve çok değerli. Bunun için hem Ticaret Bakanlığımıza hem de Kars Lojistik Merkezi’nde hizmet verecek olan Ulaştırma ve Altyapı Bakanımıza teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

BTK, 2021 YILININ İLK 5 AYINDA 230 TREN VE 260 BİN TON YÜKE HİZMET ETTİ

Bakü-Tiflis-Kars Demir Yolu başlarken, Azerbaycan ve Gürcistan’la projeyi yürütürken özellikle Kazakistan’ın, Çin’in de bu projenin paydaşı olacağını düşündüklerini ve onlarla birlikte yol aldıklarını hatırlatan Arslan, “Bugün memnuniyetle ifade etmek isterim ki; açıldığı 3 Kasım 2017’den bugüne kadar yaklaşık 900 trene ve yaklaşık 1 milyon ton yüke hizmet etmiş. Aslında önemli bir tarihteyiz, açıldığı günden bugüne 1 milyon ton yüke hizmet etmesi çok değerli, çok kıymetli. Farklı bir memnuniyetimiz ise yük miktarı her sene ikiye katlıyor, bu sene de daha ilk 5 ayda, Haziran ayı başı itibarıyla yaklaşık 230 tren ve 260 bin ton yüke hizmet etmiş durumda. Yani yılın üçte birinde bu rakamı yakalamışsak inşallah yılın tamamında bir rekorla bu devam edecek” dedi.

‘PANDEMİ DÖNEMİNDE DEMİR YOLU PROJESİ HERKESİN İMDADINA YETİŞTİ’

Pandemi döneminde de uluslararası geçişler ve taşımacıların kısıtlandığı bir ortamda Bakü-Tiflis-Kars demir yolunun herkesin imdadına yetiştiğini vurgulayan Arslan, “Çünkü ham maddenin ve mamul maddenin kesintisiz sürmesi gerekiyordu. Hele ki ülkemizin ihracatının rekor kırdığı bir dönemde gerçekten Bakü-Tiflis-Kars çok önemli bir fonksiyonu yerine getiriyor. Gelelim Kars ve Lojistik Merkezi’ne; tabi Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Projesi bundan sonra her sene katlayarak yük taşımaya başlayacak, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız hazırlıkları yapıyor. İnşallah uluslararası yolcu taşımacılığına da başlayacak. O yüzden Kars böyle bir merkez olunca da haklı olarak Lojistik Merkezi artık çok daha önemli bir fonksiyonu yerine getirecek. Lojistik merkezimizin altyapısını zaman zaman sizlerle takip etmiştik. Bitti, artık hizmet veriyor ve bu bizim için ve uluslararası taşımalar anlamında da çok önemli ve çok değerli” diye konuştu.

İSTİHDAM KONUSU 2’NCİ ETAPLA BİRLİKTE HAYATA GEÇİRİLECEK

Karslıların lojistik merkezinin oluşturacağı istihdamı da çok yakından takip ettiğini sözlerine ekleyen AK Parti Milletvekili Arslan şunları söyledi:

“Şunu ifade edeyim; altyapıyla birlikte trenler gümrükleme işlemleri de dahil, Kars Lojistik Merkezi’nden hizmet alıyor ama Kars Lojistik Merkezi’nin bir de şu an Bakanlığımızla beraber takip ettiğimiz 2’nci etabı var. İkinci etap çalışmaları yürüyor. Çalışmalarıyla birlikte lojistik merkezinin içinde insan gücüne dayalı çalışmalar başlayacak, asıl istihdam o zaman oluşacak. Dolayısıyla istihdamı biz ikinci etapla birlikte bekliyoruz ve hemşerilerimiz de inşallah ikinci etapla birlikte, artık yüzlerle değil, belki binlerle ifade edilen bir istihdam imkanına kavuşmuş olacaklar. O yüzden hemşerilerimiz biraz daha sabırlı olsunlar, trenlerin lojistik merkezine girdiğini görünce, ‘bunlar 500-1000 kişi istihdamından bahsetmişti artık 500 kişi, 1000 kişi işe başlayacak’ zannetti. Biraz sabretsinler, ikinci etapla, üst yapılarla birlikte fiilen lojistik merkezinde yük hareketi, üretim olduğu zaman inşallah istihdam da çok ciddi bir şekilde artacak ve gelecekte çok daha büyük rakamları konuşuyor olacağız. Tekrar hayırlı, uğurlu olsun. Gümrükleme işlemlerinin de 1 hafta içinde Kars Lojistik Merkezi’nde yapılacak olması çok değerli. O yüzden emeği geçenlere çok teşekkür ediyorum.”

LOJİPORT

gumrukmusaviri.net


blog_lojistik_teknoloji_yazi.jpg

Dünyada yaşanan konteyner krizi nedeniyle üretici ve ihracatçıların hammadde fiyatları tırmanıyor.. Dünya ticaretinde bir süredir konteyner krizi yaşanıyor. Gemiyle taşımacılıkta navlun fiyatlarına yansıyan kriz, enflasyon için de tehlike oluşturuyor. Mobilyadan tekstile birçok sektörde hammadde maliyetleri şimdiden yükselmeye başladı.Türkiye’de inşaat malzemelerinden kimya, elektronik ve makineye kadar birçok sektörde hammadde krizi büyüyor. Dünya ticaretinde yaşanan konteyner krizinin faturasını ödemeye başlayan bazı sektörlerde maliyetler şimdiden yüzde 10-30 arasında artmaya başladı. Navlun (deniz taşımacılığı fiyatları) ile emtia fiyatlarında yaşanmakta olan artışlar, Türkiye’nin enflasyonla mücadelesinde önümüzdeki aylar için tehlike oluşturuyor.

BOŞ KONTEYNER SAVAŞLARI – ÇİN VE ABD FAKTÖRLERİ

Türkiye’de inşaat malzemelerinden kimya, elektronik ve makineye kadar birçok sektörde hammadde krizi büyüyor. Dünya ticaretinde yaşanan konteyner krizinin faturasını ödemeye başlayan bazı sektörlerde maliyetler şimdiden yüzde 10-30 arasında artmaya başladı. Navlun (deniz taşımacılığı fiyatları) ile emtia fiyatlarında yaşanmakta olan artışlar, Türkiye’nin enflasyonla mücadelesinde önümüzdeki aylar için tehlike oluşturuyor.

Bu gelişmelerden etkilenen sektörlerden birisi mobilya sektörü. Hammadde konusunda sorunlar yaşayan mobilya sektöründe, hammadde fiyatlarına gelen zammın şimdiden yüzde 13 civarında olduğu belirtiliyor.

Üretici direniyor

Mobilya Sanayicileri Derneği Genel Sekreteri Güray Gürses, hammadde tedarikinde sorunların arttığını belirterek, “Hammadde gelmediği için de mevcut stoklar eriyecek ve doğal olarak piyasalarda fiyatlar artmaya devam edecek” dedi. İhracatta ise özellikle Afrika bölgesine çalışacak konteyner bulamadıklarını aktaran Gürses, pazarda çok büyük kayıplar yaşadıklarını dile getirdi.

Global ekonominin 2008 krizinden daha derin bir küresel durgunluk yaşadığını hatırlatan Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin, hammadde fiyatlarının artması ve navlun ücretlerinin yükselmesinin firmaların üretimini olumsuz yönde etkilediğini de vurguladı. Engin, üreticilerin bu olumsuzlukları nihai kullanıcıya yansıtmamak için direndiklerini de aktardı. Çin tarafından bu krizin manipüle edildiğini savunan Engin, “3. çeyrekten itibaren piyasalardaki normalleşmeyi görürsek nihai tüketici çok etkilenmeden fiyatların belli bir dengeye oturacağını düşünüyorum” dedi.

Türkiye’de özellikle ekim ayı itibarıyla başlayan ihracattaki ekipman sıkıntısı ve bununla beraber gemilerdeki yer sorunlarının artarak devam edeceğini vurgulayan UTİKAD Yönetim Kurulu Üyesi Cihan Özkal, en iyimser tahminle, bu durumun sonbahara kadar devam edeceğini söyledi.

Çin’le rekabet imkânı

UND Strateji ve İş Geliştirme Başkanı Fatih Şener ise şunları söyledi:

“Çin gibi uzaktaki pazarlardan ürünler gelemiyor, bu nedenle üretimde dışa bağımlı olmayan yerli üreticinin ürünleri bu ürünler karşısında bir avantaj sağlamış oluyor. Hatta Avrupa’ya ihracat yapan firmaların da lehinedir diyebiliriz, demiryolu gibi alternatiflerle Çin ürünleri bu pazara giremezken bizim ürünlerimiz girebilir. Ancak üretimde dışa bağımlı olan sektörlerimiz için aleyhte bir durum var” diye konuştu.

Pandemi tedarik zincirini kırdı

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Asya Pasifik İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Murat Kolbaşı, pandemi sürecinde iş yapamayan konteynerlara özellikle aşı ve maske dolaşımının etkisiyle birdenbire bir yüklenme olduğunu belirtti.

“Petrol fiyatlarındaki artış devam ediyor, bir de bunun yanında pandemi sürecinde bu konteynerların iş yapmaması ve sonra birdenbire yoğun bir talep gelmesi konteyner fiyatlarını doğal olarak etkiledi. Bir de şu açıdan bakmanız gerek şimdi sağlık söz konusu olduğu için daha önce hiç konteyner gitmemiş ülkelere bile aşı, maske ve benzeri bazı ekipmanlar gitti ve doğal olarak konteynerların dağılım sistemi bozuldu. Eskiden belli hatlarda gidip gelen konteynerlar şimdi dünyanın her tarafına yayıldı.” diye konuştu.

Kaynak: Ali Can Polat / cumhuriyet.com.tr


Twitter


Deprecated: Array and string offset access syntax with curly braces is deprecated in /home/sinankilic/domains/msk-global.com.tr/public_html/wp-content/plugins/cargo/OAuth.php on line 101

Deprecated: Array and string offset access syntax with curly braces is deprecated in /home/sinankilic/domains/msk-global.com.tr/public_html/wp-content/plugins/cargo/OAuth.php on line 101

Warning: Invalid argument supplied for foreach() in /home/sinankilic/domains/msk-global.com.tr/public_html/wp-content/plugins/cargo/cargo.php on line 3623

Instagram Galerisi

İletişim

E-Mail

lojistik@msk-global.com.tr
info@mskturkey.net

Santral

+90 850 550 25 06

Mobil/Whatsapp

+90 552 345 2506 / +90 533 692 19 90
Yandex.Metrica